Yazar: Salih Habip Şanlı'nın Kaleminden Sözümüz Akıl Sahiplerine.!
Öncelikle yeni yılın, eskilerin kötü anılarını unutturacak kadar güzel olmasını dileyerek...
Ve tüm sözlerim "Meclisten içeri" bilmenizi isterim, Akıl sahipleri anlayacaktır. Çünkü bilgi başka, Akıl başkadır. Aklı kullanmayı bilmeyene bilgi versenizde, pek sağlıklı bir profil çıkmaz.
Neden.?
Şöyle bir çevrenize bakın... kafede, yolda, kahvede, ev sohbetleri, iş ve neredeyse tüm ortamları analizde bulunun lütfen. Bir hafta sadece inceleyin, gözlemleyin, dinleyin ve takip edin. Göreceğiniz potansiyel; 4 S üzerine kurulu olduğunu ve neredeyse eser oranda farklı olduğunu anlayacaksınız.
4 S, Spor, siyaset, seks, sahip olma duygusu üzerine ve kadın erkek fark etmeksizin bununla karşılaşmak ve şaşırmamış olacaksınız. Çünkü neredeyse her 100 kişiden 96 kişi bu yapıda. Ev, emlak, iş, araba, okul, yatırım, kariyer, kadın, erkek, partiler, spor kulüpleri, magazin, alışveriş, temizlik, saç baş...
Hiç tanık oldunuzmu? Akademik bir sohbetin, içsel bir muhabbetin, doğanın akıbeti, nefes alıyoruz ve oksijenin varlığı üzerine neler yapılmalı? Nesli tükenen hayvanlar için neler yapabiliriz, çevre kirliliği üzerine bir çalışma organize edelim, tarihi değerler yıpratılıyor, camın hammaddesi ve üretimi nasıl?, sanatsal bir barok dönemi veya dilimizdeki kelimelerin anlamları üzerine neredeyse karşılaşmanız eser oranda olacak.
Oysa ki, bir çoğu lise, önlisans, lisans hatta akademik veya kariyerinde hatırı sayılır yerlerde olanlar dahi...
Sözüm meclisten dışarı değil, tam göbeğine içine hatta, çünkü insanların neredeyse çoğu sadece "var", pek az bir eser oranda kişi yaşıyor. Evet.. Evet bildiğiniz "et-kemik ağacı" 4S üzerine kurulu bir yaşam. Ömürler anlamsız, hayatlar basit ve "- e ne yapalım? Herkes böyle.." diyerek hayıflanan milyonlar göreceksiniz.
Şimdi sözüm neden akıl sahiplerine dediğimi anlarsınız diye ümit ediyorum. 100 kişiden 4 kişi olmak, işte o ayrıcalık ve yaşayan kişi olmak demek. 4 kişiden biri olmak demek el alem putunu kırıp, hayatı yaşayan demektir.
Farkında olmadığın hayat senin değildir. Söz ısbata gebedir, buyrun ısbat edelim.
45 yaşındasın ve hatırladığın her şeyi ama her şeyi yaz, kaleme alalım desek ortalama kaç gün, hafta veya ay sürerse işte sen o kadar yaşadın, demektir. Hatırladığın değerler senindir, acısı, tatlısı ile veya yüreğinin kazandığı değerler. Gerisi yaşamadın say gitsin.
Midesini besleme duygusu kadar, yüreğini besleyenlere Selam olsun.
Tüm okurlarıma sağlık ve Akıl uyanması ile... Saygılarımla...
Gazetemizde bu yıl ilk köşe günüm, Sayın başkanım Kerem Altın bey nezdinde tüm gazetede emek veren arkadaşlarıma huzur, afiyet esenlik dilerim.
Benzer Haberler
Yazar Hakan Dikmen: Kime ne söylüyoruz ki?
Yazar Dikmen Küsen yatağını ayrı sarsın!
Samanlı’dan İhtiyaç Sahibi Ailelere Anlamlı Yardım
Dünya Prematüre Gününe Özel Program Düzenlendi
Battalgazi Belediyesi'nden Kadın Hakları Eğitimi
Kahramanmaraş Yine Sallandı
Saray’ın Önünden Acil Seçim Çağrısı Yapma Kararı
Başkan Taşkın’dan Resim Kursu’na Katılan Kursiyerlere Ziyaret