Düşünce Haber Medya

FREKANS VE ENERJİ 

Yazıma ünlü iki fizikçinin sözleriyle başlamak istiyorum... 

Her şey enerjidir ve her şey yalnızca bundan ibarettir. Sahip olmayı istediğiniz gerçekliğin frekansına uyumlandığınızda artık yapacak bir şey yoktur, o gerçeklik size ait olur. Bundan başka yol yok. Bunun adı felsefe değil, bunun adı fiziktir. 
ALBERT EİNSTEİN 

Eğer evrenin sırrını bulmayı arzuluyorsanız, enerji, frekans ve titreşimler üzerinde düşünün... 

NİKOLA TESLA 

FREKANS NEDİR?  

Bir dalganın belli bir zaman biriminin saniyeler içerisinde tekrarlanma sıklığına yani bir saniye içindeki döngü sayısına frekans denir. 

Her şey enerji, frekans ve titreşimden ibarettir.  

Bilinen birçok çeşit frekans vardır. Bizi ilgilendiren frekans çeşitleri elektro manyetik radyo dalgaları, ses frekansları ve renk frekanslarıdır. Bu frekansların kendilerine ait ayrı ayrı herz (Hz) şeklindedir. 

Dünyamızın frekansı;

 İlk defa 1952 ve 1957 yılları arasında Alman fizikçi DR Winfred Otto Schumann  tarafından ortaya atılmış, 1957 yılında Schumann ve König  tarafından kanıtlanmıştır. Dünyanın zemin temel frekansı ya da kalp atışı hızla artmaktadır. Coğrafi bölgelere göre değişkenlik göstermesine rağmen onlarca yıldır toplam ölçüm 7.80 devir saniyeyi göstermekteydi, bu değerin sabit olduğu düşünülüyordu ve global Askeri haberleşme sistemi bu frekansın üzerine geliştirilmişti. Son raporlar oranın 12 devire ulaştığını ve yükselmeye devam ettiğini söylüyor.  Bilim bu oranın neden yükseldiğini ya da yükselişe neden olanın ne olduğunu bilmiyor. Fakat bilim adamlarının araştırmalarına ve ölçümlerine göre dünyanın frekansı bozulmuştur.  

Schumann rezonansı dünyanın kalp atışı yani yeryüzünün doğal titreşimidir. Dünyamızın manyetik alan titreşimi zaman içinde git gide yükselmektedir. Eski ölçümlere göre 7.80 Hz olan titreşim 12 Hz yükselmiştir. Dolayısıyla iyonosfer tabakası yeryüzünün manyetik alanın bozulmasıyla tüm tabiat olaylarını ve tüm canlıları etkilemektedir. Zira hepimiz bio kimyasal süreçlerle elektrik üreten, ürettiğimiz elektron akımlarıyla konuşan düşünen hisseden kaslarımızı ve bedenimizi hareket ettiren çalışan ve faaliyet gösteren varlıklarız yani tüm madde alemi nasıl atomlarının titreşimi nispetinde ürettiği enerji kadar etrafında elektro manyetik alanlar teşekkül ettiriyorsa tüm canlılarda hücresel vibrasyonların nispetinde ürettikleri enerji kadar çevrelerinde elektro manyetik alanlar teşekkül ettirmekteler. Sahip olduğumuz elektro manyetik alanlarda çevresel elektro manyetik alanların değişiminden ve frekansından etkilenmektedir. Tüm dünyayı çepeçevre sararak tüm canlıları ve doğayı etkileyen Schumann rezonansı bu nedenle çok önemli olup dünyanın önde gelen fizik araştırma merkezleri tarafından devamlı ölçülerek kontrol edilmektedir. 1980 yılından sonra yapılan Shumann rezonansı ölçümlerinde ortalama 7.80 Hz olan en büyük manyetik alanın frekansının yükseldiği ve 11 Hz üzerine çıktığı ayrıca saniyede binin üzerinde olan yıldırım ve şimşek çakmaları saniyede iki binin üzerine çıktığı tespit edilmiştir.  

Zamanın ne kadar kısıldığının ve su gibi aktığının farkında mısınız?  

Dünyanın frekansının bozulmuş olması demek tüm canlıların biyolojik yapılarının bozulduğunu beynimizin ve sinir sistemimizin de bozulmuş olduğu anlamına gelir. Günümüzde insanların daha çok hastalıklarla mücadele ettiklerini görmekteyiz. Anksiyete,psikolojik rahatsızlıklar, kin, öfke, saldırganlık artmış durumda, bunun nedeni frekansımızın düşük olmasıdır. Şu an ki verilere göre dünyamızda % 80 i negatif % 20 i pozitif enerjidedir. Şu an da dünyamıza negatif enerjinin hakim olduğu görünse de % 20’lik kısım %80 olan negatif enerjiyi bertaraf edebilecek çok güçlü bir enerji kapasitesine sahiptir.   

Peki bireysel olarak frekansımızı nasıl yükseltebiliriz. 

Kin ego kibir ve kıskançlık duygularından arının, sevgiyi ve merhameti ön plana çıkartın sokak hayvanlarına merhamet edin ve besleyin unutmayın yaratıcı sistem her birimizi eşit olarak yaratmıştır. Bunun yanı sıra kokularda frekansınızı yükseltir özellikle gül kokusu, gülün frekans değeri 320 hz’dir. Bir peçeteye saf gül yağı damlatın ve koklayın kendinizi daha dingin daha sakin hissedeceksiniz. 

Kapalı yiyeceklerden uzak durun, kapalı yiyecekler 0 frekanstır vücuda zarar verir ve hastalıklara sebep olur. Doğal ve taze yiyecekler tüketin. 

Sık sık meditasyon yapın yada dua edin tercih sizin. Sessiz bir ortam oluşturun loş bir ışık olsun ( gül kolu mum mükemmel olur) meditasyon yaparken size eşlik etmesi içi 432 Hz olan bir meditasyon müziği açın, bir sandalye veya koltuğa sırtınız dik olacak şekilde oturun ayaklarınız yere değsin, gözlerinizi kapatın,  yavaş yavaş karnınızı şişirerek burnunuzdan derin derin nefes alın ağzınızdan verin bunu üç kez tekrarlayın, gevşeyin ve zihninizi boşaltın akışa bırakın kendinizi,  tüm negatif duygulardan arının olumlamalar yapın, tüm bu uygulamaların devamın da göreceksiniz hayatınızda olumlu yönde bir çok değişikliğe şahit olacaksınız. Frekansınız yükseldikçe kitleleri etkileyecek seviyeye ulaşmış olacaksınız... 

BİR SONRAKİ YAZIMDA GÖRÜŞMEK ÜZERE… 

SAYGILARIMLA 
 
Selda CİDO 
10.08.2023